We all wish you a great weekend either filled with lots of rest
or, with lots of activity
but always filled with a basket of happiness....
Bu gün sizlere ister dinlenerek, isterseniz de bol bol aktivite de bulunacağınız, ama her zaman sepetinizin mutlulukla dolu olacağı bir hafta sonu diliyoruz...
Saturday, March 31, 2012
Wednesday, March 28, 2012
Saida - Lebanon
As we did not do our homework well enough, this will be a very short post about Saida, the 3rd largest city of Lebanon.
I read it well afterwards that the majority of the population of Saida are Muslims in a country where Christians and Muslims cohabitat together. It was a Frıday and most of the stores were open everywhere else in the country, but it was not the case in Saida.
Ev ödevimize yeterince iyi çalışmadığımız için, Lübnan'ın üçüncü büyük şehri Saida hakkındaki bu post oldukça kısa olacak.
Saida nüfusunun çoğunluğunun Müslüman olduğunu okuduğumda, seyahati bitirip Türkiye'ye dönmüştük bile. Dolayısıyla ülkenin diğer yerlerindeki iş yerlerinin çoğunun açık olduğu bir Cuma günü Saida'ya ulaştığımızda neredeyse her yer kapalıydı.
So it was not possible to enter the beautiful castle on the sea built by the Crusaders in the 13th century.
Sonuçta, 13.yüzyılda haçlılar tarafından deniz üstüne inşa edilen kaleye giremedik.
The old buildings were either closed or nobody was inside..
Eski binaların çoğu ya kapalıydı, ya da etrafta kimse yoktu..
Worst of all its famous souqs were closed..
En kötüsü ise, ünlü çarşıları kapalıydı..
So we had to leave, but dont worry on my next posts about Lebanon I will take you for a long walk in the old souqs of Tripoli..
Yapacak fazlaca bir şey olmadığı için, kısa süre sonra şehirden ayrıldık..Ama merak etmeyin, Lübnan hakkında hazırlayacağım bir sonraki yazıda sizleri uzun uzun Tripoli / Trablusşam'ın eski çarşılarında dolaştıracağım..
I read it well afterwards that the majority of the population of Saida are Muslims in a country where Christians and Muslims cohabitat together. It was a Frıday and most of the stores were open everywhere else in the country, but it was not the case in Saida.
Ev ödevimize yeterince iyi çalışmadığımız için, Lübnan'ın üçüncü büyük şehri Saida hakkındaki bu post oldukça kısa olacak.
Saida nüfusunun çoğunluğunun Müslüman olduğunu okuduğumda, seyahati bitirip Türkiye'ye dönmüştük bile. Dolayısıyla ülkenin diğer yerlerindeki iş yerlerinin çoğunun açık olduğu bir Cuma günü Saida'ya ulaştığımızda neredeyse her yer kapalıydı.
So it was not possible to enter the beautiful castle on the sea built by the Crusaders in the 13th century.
Sonuçta, 13.yüzyılda haçlılar tarafından deniz üstüne inşa edilen kaleye giremedik.
The old buildings were either closed or nobody was inside..
Eski binaların çoğu ya kapalıydı, ya da etrafta kimse yoktu..
Worst of all its famous souqs were closed..
En kötüsü ise, ünlü çarşıları kapalıydı..
So we had to leave, but dont worry on my next posts about Lebanon I will take you for a long walk in the old souqs of Tripoli..
Yapacak fazlaca bir şey olmadığı için, kısa süre sonra şehirden ayrıldık..Ama merak etmeyin, Lübnan hakkında hazırlayacağım bir sonraki yazıda sizleri uzun uzun Tripoli / Trablusşam'ın eski çarşılarında dolaştıracağım..
Saturday, March 24, 2012
Green Almonds
Almonds and olive oil are the main products of our small peninsula. Now it's the season of green almonds (unripe almonds). I love them and these are gifts from our new neighbours at Hera's Garden...
Badem ve zeytinyağı Datça yarımadasının en önemli ürünleri..Ve şimdi çağla zamanı...Bu lezzetli yeşiller Hera'nın Bahçesi'ndeki yeni komşularımızdan...
Friday, March 23, 2012
Tyre - Lebanon
On our first day at Lebanon our initial target was to go to the Beiddettin Palace on the Chouf mountains. However snow didnt let us this palace of Druzes. So we headed to the city of Tyre, 80 km south of Beirut. Tyre is an ancient Phenician city and considered as the legendary birthplace of Europa.
According to Herodotus, city was founded around 2750 BC and the Tyrian merchants were the first to navigate in the Mediterranean and established trading colonies.It has always been a rich city. We have visited the Al Bass site to see the beautiful Roman ruins.
Lübnan'daki ilk günümüzde, ilk hedefimiz Chouf dağlarındaki Dürzi sarayı Beiddettin'i ziyaret etmekti ancak kar yüzünden yollar kapalı olunca, Beyrut'un 80 km güneyinde yer alan Sur kentine gittik. Sur, mitolojide Avrupa'nın doğduğu yer kabul edilen eski bir Fenike şehri.
Heradot'a göre şehir MÖ 2750 kurulmuş ve Sur'lu tüccarlar tarihte Akdeniz'e ilk açılıp ticaret kolonileri kurmakla ünlenmişler. Aşağıdaki fotoğraflar Al Bass alanındaki eski Roma şehrinden..
One of the most interesting thing for us here was to see the remains of the old Hijaz railway built during the Ottoman time..It was passing right thru the antic city..
Burada bizim için ilginç olan bir şey de eski Hicaz demiryolunun bir kısmını görmekti. Antik şehri tam ortasından yarıp geçiyordu.
Then we wandered in the streets of Tyre.
Daha sonra Sur şehrinin sokaklarında dolandık..
It was interesting to see the pirate DVDs of famous Turkish soap operas..
Bizim diziler oralarda da revaçta..
Then we went to the fishing harbour located in the Christian section of the town to eat at the restaurant Le Phenician which Lonely Planet suggested highly. They were right, best food we tasted in Lebanon. I still dream about their delicious fish carpaccio.
Daha sonra öğle yemeği için şehrin Hristiyan kesimindeki balıkçı limanında bulunan ve Lonely Planet'ın tavsiye ettiği Le Phenician restaurant'a gittik. Lonely Planet haklıymış, Lübnan'da yediğimiz en iyi yemeği orada yedik.Enfes balık karpaçyolarının tadı damağımda kaldı..
Nowadays beautiful spring weather, sunshine, blooming flowers, blue Mediterranean are my driving forces to take tons of photos. Unfortunately I am not able to put most of them here,to the blog.. Why dont you join me in facebook to take a look to the pages of my Turquoise Diaries..
Bu sıralar baharın güzel havaları, parıldayan güneş, renk renk çiçekler ve masmavi Akdeniz tonlarca fotoğraf çekmeme neden oluyor, ancak hepsini burada yayınlıyamıyorum. Turkuaz Günlüklerin sayfalarına facebook'ta bir göz atmaya ne dersiniz??
According to Herodotus, city was founded around 2750 BC and the Tyrian merchants were the first to navigate in the Mediterranean and established trading colonies.It has always been a rich city. We have visited the Al Bass site to see the beautiful Roman ruins.
Lübnan'daki ilk günümüzde, ilk hedefimiz Chouf dağlarındaki Dürzi sarayı Beiddettin'i ziyaret etmekti ancak kar yüzünden yollar kapalı olunca, Beyrut'un 80 km güneyinde yer alan Sur kentine gittik. Sur, mitolojide Avrupa'nın doğduğu yer kabul edilen eski bir Fenike şehri.
Heradot'a göre şehir MÖ 2750 kurulmuş ve Sur'lu tüccarlar tarihte Akdeniz'e ilk açılıp ticaret kolonileri kurmakla ünlenmişler. Aşağıdaki fotoğraflar Al Bass alanındaki eski Roma şehrinden..
One of the most interesting thing for us here was to see the remains of the old Hijaz railway built during the Ottoman time..It was passing right thru the antic city..
Burada bizim için ilginç olan bir şey de eski Hicaz demiryolunun bir kısmını görmekti. Antik şehri tam ortasından yarıp geçiyordu.
Then we wandered in the streets of Tyre.
Daha sonra Sur şehrinin sokaklarında dolandık..
It was interesting to see the pirate DVDs of famous Turkish soap operas..
Bizim diziler oralarda da revaçta..
Daha sonra öğle yemeği için şehrin Hristiyan kesimindeki balıkçı limanında bulunan ve Lonely Planet'ın tavsiye ettiği Le Phenician restaurant'a gittik. Lonely Planet haklıymış, Lübnan'da yediğimiz en iyi yemeği orada yedik.Enfes balık karpaçyolarının tadı damağımda kaldı..
Nowadays beautiful spring weather, sunshine, blooming flowers, blue Mediterranean are my driving forces to take tons of photos. Unfortunately I am not able to put most of them here,to the blog.. Why dont you join me in facebook to take a look to the pages of my Turquoise Diaries..
Bu sıralar baharın güzel havaları, parıldayan güneş, renk renk çiçekler ve masmavi Akdeniz tonlarca fotoğraf çekmeme neden oluyor, ancak hepsini burada yayınlıyamıyorum. Turkuaz Günlüklerin sayfalarına facebook'ta bir göz atmaya ne dersiniz??
Tuesday, March 20, 2012
Spring (finally!!)
After a long and cold winter, spring is finally here with its full strength and beauty. Flowers everywhere and sunshine on my skin...I miss being outdoors...
Uzun ve soğuk bir kıştan sonra, ilkbahar tüm güzelliği ile nihayet geldi. Her yerde çiçekler ve tenimde güneş ışığı. Dışarılarda olmayı özlemişim...
Uzun ve soğuk bir kıştan sonra, ilkbahar tüm güzelliği ile nihayet geldi. Her yerde çiçekler ve tenimde güneş ışığı. Dışarılarda olmayı özlemişim...
Thursday, March 15, 2012
Hera's Garden...
Well, we are finally back to Datca, and I cant wait to show you these photos...
Sonunda, Datça'mıza geri döndük ve aşağıdaki fotoğrafları size göstermek için sabırsızlanıyorum..
We named this place as ''Hera's Garden'' and we are the recent proud owners of this small piece of land where we are planning to build our DREAM home.. It's located on the Aegean side of our peninsula and there are more than 25 olive trees on it and next season you are welcomed to taste the first olive oil of Hera's Garden...Our Hera has not see the garden named after her yet, but I am sure we will all be very happy here...
Bu yerin yeni mutlu sahipleri bizler adını ''Hera'nın Bahçesi'' koyduk ve önümüzdeki yıllarda burada hayalimizdeki evi inşa etmeyi planlıyoruz. Yarımadanın Ege kısmında yer alan bu bahçede 25'den fazla zeytin ağacı var ve önümüzdeki sezon Hera'nın Bahçesi'nden ilk zeytinyağları tatmaya başlayabilirsiniz..Bizim Hera henüz daha kendi adı verilen bahçeyi görmedi ama eminim hepimiz burada çok mutlu olacağız..
Construction will probably start in 2 years time and in the mean time we have lots of time to dream and plant all sorts of fruit trees..
İnşaat tahminen 2 yıl içinde başlayacak ve bu da bize hayal kurmak ve her türlü meyve ağacından bahçeye ekmek için bol bol zaman verecek..
Friday, March 9, 2012
Not Pride and Prejudice, This is Snow and Prejudice
Some of you may already know that, once I was an exchange
student at Keyser West Virginia/ USA,
and I had graduated from high school,there.
Anyway, during my
stay, my friends were so excited for me, when the first snow of the winter hit
WV, thinking that I was seeing the snow fort he first time in my life. With
much limited information sources of the day, they were probably relating Turkey
with infinite deserts, camels and a blazing sun. Well, the truth was the total
opposite. We used to live under the snow for 3-4 months every winter at my home
town. A BIG, BIG prejudice…
Sanırım bazılarınız benim lise son sınıfı Amerika’da değişim
öğrencisi olarak okuduğumu biliyorsunuzdur.
Her neyse, orada ilk kar yağdığında, hayatımda ilk kez kar
gördüğümü zanneden arkadaşlarım benim için çok heyecanlanmışlardı. Sanırım
Türkiye imgelerinin çoğunu çöller, develer ve sürekli parlayan bir güneş
oluşturuyordu. Halbuki gerçek bunun tam tersiydi.. O yıllarda Eskişehir yılın
3-4 ayını kar ve buz altında geçirirdi. Çok çok BÜYÜK bir önyargı.
But I faced with a much BIGGER one of mine last week during
our trip to Lebanon. Here we are, two experienced traveller who had done all
their homework before the trip but somehow never imagined not to see the famous Baalbek temples because of
the snow..We have tried 3 consequtive days to reach there but the Damascus
highway was closed due to heavy snow. Well most guide books tell you that you can ski in the morning and
swim in the afternoon in Lebanon but
unable to travel on the high way to Syria due to heavy snow was still beyond my
imagination.
Fakat geçen hafta Lübnan gezimiz sırasında kendime ait çok
çok DAHA BÜYÜK bir önyargı ile yüzleştim. Evet, biz iki deneyimli gezgin,
seyahat öncesinde tüm ev ödevlerimizi yapmamıza rağmen, ünlü Baalbek
tapınaklarına kar yüzünden gidemedik.. 3 gün üst üste denememize rağmen
araçların Şam otoyoluna çıkışına izin verilmiyordu. Tamam, Lübnan’da sabahtan
kayak yapıp, öğleden sonra denize girebileceğiniz tüm tanıtım yazılarında
belirtiliyordu ama Suriye yolunun yoğun kar nedeni ile kapalı olması hayal
edilie bir şey değildi.
So for now you have to settle with some lousy snowy pics
from Lebanon instead of the magnificent Baalbek ruins and the Bekaa Valley. But
now I KNOW that it could snow heavily and close the roads in Middle East during
March.
As we couldnt go inlands, we visited every inch of the coast
line of the country and more posts are coming about them.
Sonuçta Baalbek antik kentinden ve Bekaa Vadisinden muhteşem
görüntüler yerine bu post’da vasat kar resimleri ile idare edeceksiniz. Ve
evet, şimdi öğrendik ki, Orta Doğu’da kar yüzünden Mart ayında yollar
kapanabilirmiş…
İç bölgelere ulaşamadığımızdan, ülkenin sahil şeridini karış
karış gezme şansımız oldu. Hepsi yakında, burada….
Bacchus temple at Baalbek: photo from Wikipedia..unfortunately :((
Subscribe to:
Posts (Atom)